23 Ocak 2011 Pazar
Merhabaa
Eve dönmek çok güzelmiş=) uzun süren yurt odası eziyetinden sonra evine ve yatağına kavuşmak eşeğini önce kaybedip sonra bulma etkisi yarattı bende. Tabi şu da bir gerçek ki uzaktayken gerçekten daha çok özleniyorsun:D Yemekler senin için yapılıyor, programlar senin için. Ama temel problem eve her geldiğinde anneanne, babaanne, hala, teyze, dayı bütün akrabayı geldim diye arama zorunluluğu. Sen gelmeden bir hafta önceden itibaren zaten zilyon defa birbirlerine cemre ne zaman geliyor diye soruyorlar. Hepsinin de haberi oluyor saat kaçta geldiğinden. Gereksiz telefon konuşmasını ne çok seven bir milletiz. Telefonu açıp konuştuğunda geldin mi hoşgeldin sorusu tüylerimi diken diken ediyor. Eve yeni gelen insana "geldin mi?" diye sormanın anlamı nedir? geldim ki telefonu açıyorum dimi? yada uyuyan insana uyudun mu sorusu. "evet uyudum"a alternatif cevap ne olabilirdi acaba. Her neyse şu an popomu yaymış koltukta otururken çok da umrumda olmuyor merhabalaşma kısmını atlattım allahtan. Aslında bir yandan şımarıklık yapıyorum sanırım sevildiğim kocaman bir ailem var hepsinin de kendince "zekeriya beyaz"lıkları her ziyaretimi çok eğlenceli yapıyor. Şu blogu açma nedenim de bu:D Annem ve babamın süpersonik tepkileri artık içimde tutamıycağım kadar komik. Ve binbir aktivite hayaliyle geldiğim şu tatilde hiç olmazsa oturduğum yerde birşeyler yapıyım dedim=)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder